Saltuk Buğra Han Destanı
"Bu peygamber değildir. Bu sizin ölümünüzden üç asır sonra dünyaya inecek olan bir ruhtur. Türkistan'da sizin dininizi yayacak olan bu ruh Abdülkerim Saltuk Buğra Han adını alacaktır." Hz. Muhammed yeryüzüne döndükten sonra her gün İslâmiyet'i Türk ülkesine yayacak olan bu insan için dua etti. Hz. Muhammed'in arkadaşları da bu ruhu görmek istediler. Başlarında Türk başlıkları bulunan silâhlı, kırk atlı göründü. Saltuk Buğra Han ve arkadaşları selâm verip uzaklaştılar. Bu olaydan üç asır sonra Saltuk Buğra Han, Kaşgar Sultanı'nın oğlu olarak dünyaya geldi. Saltuk Buğra Han'ın doğduğu gün yer sarsılmış, mevsim kış olduğu halde bahçeler, çayırlar çiçeklerle örtülmüştü. Falcılar bu çocuğun büyüyünce Müslüman olacağını söyleyerek öldürülmesini isterler. Saltuk Buğra Han'ı, annesi: "Müslüman olduğu zaman öldürürsünüz." diyerek ölümden kurtarır.
Saltuk Buğra Han'ı 2 yaşında arkadaşlarıyla birlikte ava çıkmağa başlar. Avda oldukları günlerden birinde kaçan bir tavşanın arkasından hızla koşarken arkadaşlarından uzaklaşır. Kaçan tavşan durur ve bir ihtiyar insan görünümü kazanır. Saltuk Buğra Han'ın sonradan Hızır olduğunu anladığı bu yaşlı kişi ona Müslüman olmasını öğütler ve İslâmiyet'i anlatır. Saltuk Buğra Han, Kaşgar hükümdarı olan amcasından İslâmiyet'i kabul etmesini ister. Kaşgar Hanı, Müslüman olmayacağını söyler. Saltuk Buğra Han'ın işaretiyle yer yarılır ve hükümdar toprağa gömülür. Saltuk Buğra Han hükümdar olur ve bütün Türk ülkeleri onun idaresinde İslâmiyet'i kabul ederler. Saltuk Buğra Han, ömrünü Müslümanlığı yaymak için mücadele ile geçirmiştir. Menkıbelere göre Saltuk Buğra Han'ın düşmana uzatıldığında kırk adım uzayan bir kılıcı varmış ve savaşırken etrafına ateşler saçıyormuş. 96 yaşında Tanrı'dan davet almış bu sebeple Kaşgar'a dönmüş ve hastalanarak burada ölmüştür.